Bakan Bayraktar; çin'den sonra en çok işi Türk müteahhitleri alıyor

05 Ocak 2012 Paylaş

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, katıldığı toplantıda, “Sayısal olarak dünyada çin'den sonra en çok Türk müteahhitleri iş alıyor, ancak kaynağın tamamını ülkemize getiremiyoruz. çünkü oradaki projelerin oyun kurucuları biz değiliz. Fransız, Alman, İngiliz bunlar oyun kurucular“ dedi. Bakan Bayraktar “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun“ ile ilgili düzenlenen bilgilendirme toplantısına katıldı . Toplantıda kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında bir sunum yapan Bakan Bayraktar, Türkiye'nin yüzde 90'dan fazlasının deprem bölgesinde yaşadığını söyledi. Türkiye'de 24 bin 500 kilometre uzunluğunda diri fay bulunduğunu anlatan Bakan Bayraktar, “Ekonomik olarak daha kalkınmış olan şehirlerimiz bu fay hatları üzerinde bulunuyor. Doğal olarak da nüfus yoğunluğu buralarda toplanmış bulunuyor. Bu nedenle kentsel dönüşümü buradaki şehirlerden başlattık“ d

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, katıldığı toplantıda, "Sayısal olarak dünyada çin'den sonra en çok Türk müteahhitleri iş alıyor, ancak kaynağın tamamını ülkemize getiremiyoruz. çünkü oradaki projelerin oyun kurucuları biz değiliz. Fransız, Alman, İngiliz bunlar oyun kurucular" dedi.

 

Bakan Bayraktar "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun" ile ilgili düzenlenen bilgilendirme toplantısına katıldı . Toplantıda kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında bir sunum yapan Bakan Bayraktar, Türkiye'nin yüzde 90'dan fazlasının deprem bölgesinde yaşadığını söyledi. Türkiye'de 24 bin 500 kilometre uzunluğunda diri fay bulunduğunu anlatan Bakan Bayraktar, "Ekonomik olarak daha kalkınmış olan şehirlerimiz bu fay hatları üzerinde bulunuyor. Doğal olarak da nüfus yoğunluğu buralarda toplanmış bulunuyor. Bu nedenle kentsel dönüşümü buradaki şehirlerden başlattık" diye konuştu.

Yaptıkları çalışmalar sonucunda Türkiye'de afet sonrası uygulamalara ilişkin mevzuat bulunmasına rağmen, afet öncesi tedbir alınmasına ilişkin hükümlerin yetersiz olduğunu tespit ettiklerini dile getiren Bakan Bayraktar, şöyle devam etti:

 

"Farklı kanunlarda farklı hükümler bulunması ve mevzuatın dağınık bulunması akıcı bir uygulama süreci sağlayamamaktadır. Mevcut mevzuat uygulamada pratiklik sağlayamıyor. Afet risklerinin önlenmesi ve kentsel dönüşüm uygulamalarının gerçekleştirilmesine yönelik bir takım düzenlemeler bulunuyor. Ancak yaptırım gücünün yetersiz olması nedeniyle yeni bir düzenlemeye ihtiyaç duyulmuştur. Ancak bunlara rağmen TOKİ ve belediyeler kentsel dönüşüm hizmetlerini yapmaktadır. 9 yılda bu konuda ciddi çalışmalar oldu. Gecekondu ve kaçak yapılaşma bu süreçte neredeyse durdurulmuştur."

Bakan Bayraktar, yasanın hedefinin insanlar olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

 

"Yasa yürürlüğe girdiği zaman herkesi bağlar. Vatandaşa diyoruz ki, yasa çıktı. Eviniz riskli ise dönüştürün. Biz belediyeler, valilik, TOKİ, bakanlık olarak sizin yanınızdayız. Kendiniz binalarınızı yıkıp yapabilirsiniz veya yıkıp yapmazsınız, tasarruf size ait. Ancak evin yıkılma riski varsa ve vatandaş bunu dönüştürmüyorsa, belediye bunu tespit edecek ve vatandaşa bildirerek, 60 gün bekleyecek. Vatandaş ‘nasıl yapacağımı bilmiyorum' diyecekse, biz elimizden geleni yapacağız. Eğer bu sürede yine ses çıkmazsa tekrar tebligat yapılacak. Belediye, "suyu, elektriğini, doğal gazını keseceğim. Yık kendin yap. İmar, ruhsat yönünden seninleyiz" diyecek. Ona rağmen boşaltmazsa valilik sorumluluğunda, fiiliyatını da belediye, bakanlık veya TOKİ yaparak, yıkılış yapılacak."

"Projelerin oyun kurucuları biz değiliz"

Bakan Bayraktar, projeyle yerli malzeme kullanımının artacağını ve gelişeceğini dile getirdi. Bundan da önemli olarak, teknik müşavirlik sisteminin çok ciddi şekilde gelişeceğini aktaran Bakan Bayraktar, şu görüşleri iletti:

 

"Sayısal olarak dünyada çin'den sonra en çok Türk müteahhitleri iş alıyor, ancak kaynağın tamamını ülkemize getiremiyoruz. çünkü oradaki projelerin oyun kurucuları biz değiliz. Fransız, Alman, İngiliz bunlar oyun kurucular. çünkü bunların müşavir firmaları çok güçlü. Oradaki sözleşmeleri, tasarıları, şartnameleri yabancı firmalar yapıyor. Biz onların şartlarına göre iş yaptığımız için, ülkemizden oraya fazla mal gidemiyor ve sözleşmelerdeki şartlar da bizim tarafımızdan yapılmadığı için müşavir firmalar da yine yabancı firmalar oluyor. Dünyanın 30 devletinde 50-60 kişi çalıştıran firmalar var. Eğer bu sayede teknik müşavirlik sistemini geliştirirsek, çok ciddi şekilde ülkemize döviz gelecek. Bu son derece önemli. Ayrıca işsizlik de ciddi oranda azalacak."

"Gönüllülüğü esas alacağız"

"Bu işe sekiz elle sarılacağız" diyen Bakan Bayraktar, şöyle devam etti: "Razı olan yerden başlayacağız. Gönüllülüğü esas alacağız. 6,5 milyon konutu elden geçireceğiz. Bazı valilik, kaymakamlık ve şahıslardan çok ciddi talepler var. Bu öyle olunca ve hepsini bir anda yapma imkanımız olmadığı için, hangi vatandaşlar gönüllü ise hangi belediye kentsel tasarımı, hazırlığını iyi yapmışsa, yani kim hazırsa oradan başlayacağız. Hedefimiz hesabı, kitabı, projesi hazır olan vali ve belediyelerle ilk başta yürümektir. öbürleri biraz daha öteleyeceğiz. Mutlaka vatan, devlet, millet, Allah için anlayışıyla hareket etmemiz lazım. Yani ‘ben yaptım, bilinsin.' Böyle yaparsak başarılı olamayız. Bu iş en sevap bir iştir. Bu işte bizden önde olan ve bu işi başaran İspanya ve Güney Kore var. İspanya AB'ye girdi, kişi başına düşen gelir 18 bin dolara çıktı, ondan sonra yaptı. Güney Kore 30 yılın ekonomik mucizesini yaşattı, ondan sonra halletti. Brezilya, Meksika gibi ülkeler var. Brezilya ekonomik olarak bizden güçlü ancak kentsel dönüşümle başa çıkamıyor. Biz bu işi onlardan çok daha iyi  biliyoruz."

"Rant bekleyenlere ekmek kalmayacak"

Bakan Bayraktar, haftaya Tunus'a gideceğini açıklayarak, "Tunus Başbakanı 4-5 defa Başbakan Yardımcımız Ali Babacan'ı arayarak, ‘Gelin de bu işe başlayalım, edelim' dedi. Türkiye'nin bu konuda tecrübesini de kabul ediyor dünya. çok zor bir iş kentsel dönüşüm. Eğer biz bu konuda vatandaşları inandırırsak, açık gözlere, fırsatçılara, rant bekleyenlere ekmek kalmayacak. Bu konuda çok ciddi şekilde denetime, hesap verebilmeye açık olacağız, şeffaf olacağız" diye konuştu.